Cumartesi Anneleri arkadaşları Şahin'i andı, Aydınlar'ın akıbetini sordu

Cumartesi Anneleri, yaşamını yitiren mücadele arkadaşları Kiraz Şahin'i andı. Şahin'in kaybedilen eşinin bir mezarı bile olmadığı için babasının mezarının yanına gömüldüğünün ifade edildiği eylemde, Şahin'in mücadelesinin sürdürüleceği belirtildi.

Cumartesi Anneleri, yaşamını yitiren mücadele arkadaşları Kiraz Şahin'i andı. Şahin'in kaybedilen eşinin bir mezarı bile olmadığı için babasının mezarının yanına gömüldüğünün ifade edildiği eylemde, Şahin'in mücadelesinin sürdürüleceği mesajı verildi. Eylemde, devletin kaybettiği Cüneyt Aydınlar'ın akıbeti soruldu. 
 
Cumartesi Anneleri, gözaltında kaybedilen yakınlarının akıbetini sormak ve faillerin yargılanması için 518'inci haftada Galatasaray Meydanı'nda bir araya geldi. "Failler belli, kayıplar nerede?" yazılı pankartın açıldığı eylemde, 1994 yılında gözaltında kaybedilen Cüneyt Aydınlar'ın akıbeti soruldu. 
 
'KİRAZ ÇOCUKLARINI BU MEYDANDA BÜYÜTTÜ'
 
Eylemde, Beyoğlu Belediyesi'nde temizlik işçisi olarak çalışırken, 18 Ocak 1996 tarihinde kaybedilen eşi İsmail Şahin için adalet mücadelesine ömrünü adayan ve yakalandığı kanser hastalığı nedeniyle dün yaşamını yitiren Kiraz Şahin de anıldı.
Eylemde konuşan Hubyar Sultan Alevi Kültür Derneği Başkanı Ali Kenanoğlu, Şahin'in kaybedilen eşinin bir mezarı bile olmadığı için babasının mezarının yanına gömüldüğünü söyledi.
 
Gözaltında kaybedilen Hayrettin Eren'in kardeşi İkbal Eren ise, "Bu hafta da bu meydandan bir yıldız uğurladık. Kiraz çocuklarını bu meydanlarda büyüttü" derken, yine gözaltında kaybedilen Mikail Kırbayır'ın kardeşi Cemil Kırbayır da, mücadele arkadaşları Kiraz Şahin için, "En son nefesinde 'beni eşimin yanına gömün' dedi. Bunun yapılamaması da bizim için en büyük acı. Berfo Ana da böyle gitti. Son nefesimize kadar kayıplar için mücadele edeceğiz" diye konuştu. 
 
'MÜCADELESİNİ SÜRDÜRECEĞİZ'
 
Gözaltında kaybedilen Fehmi Tosun'un eşi Hanım Tosun da Şahin'in mücadelesini sürdüreceklerinin sözünü verirken, Murat Yıldız'ın annesi Hanife Yıldız ise " Acımız da öfkemiz de büyük. Hepimizin saçları burada ağırdı. Kiraz oğlumla aynı yaşta ama benden önce saçları beyazladı. Sanki kendi kızımı kaybettim. Bizim içimizdeki ateş bir gün sizi de yaksın" diye konuştu. 
 
POLİSİN GÖTÜRDÜĞÜ CÜNEYT AYDINLAR'DAN BİR DAHA HABER ALINAMADI
 
Basın açıklamasını okuyan kayıp yakını Maside Ocak, 10 Şubat 1994 tarihinde bir arkadaşı ile buluşmak için gittiği İncirli'de TEM polisleri tarafından gözaltına alınarak kaybedilen Cüneyt Aydınlar'ın akıbetini sordu. Gayrettepe'deki İstanbul Emniyet Müdürlüğü'ne götürülen Aydınlar'ın polisten ağır işkenceler gördüğünü ve polisin Aydınlar'ı 28 Şubat 1994 günü yer gösterme bahanesiyle Beyoğlu Çukurcuma'ya getirdiğini söyleyen Ocak, mahalle sakinlerinin 30'a yakın polis eşliğinde getirilen Aydınlar'ı elleri kelepçeli, kan içinde ve bir ayağı kırık ve yürüyemez halde gördüğünü aktardı.
 
POLİSİN 'FİRAR' YALANI
 
Cüneyt'in devlet kaybedildiğine ve polis tarafından "firar" ettiği yalanına başvurulduğuna dikkat çeken Ocak, aile ve İnsan Hakları Derneği'nin (İHD) girişimlerinin de sonuçsuz kaldığını ifade etti. Aydınlar'ı kaybeden polislerin ifadelerinin esas alınarak haklarında beraat kararı verildiğini belirten Ocak, "Cüneyt Aydınlar'ı kaybedenler üzerindeki cezasızlık son bulsun. Cezasızlığa son, adalet istiyoruz" dedi.